EĞİTİMCİ YAZAR İLE EDEBİYAT VE TARİHİ BİR YOLCULUĞA VAR MISINIZ?
Eğitimci yazar Ayhan Kayhan ile sizin için konuştuk. Cihat DÜNDAR’ın sorularını yanıtlayan Ayhan Kayhan Tıkandı Baba, Kod Adı: Zincirkıran ve Malazgirt adlı eserleri üzerine değerlendirmelerde bulundu. Okay Tiryakioğlu’nun kalemine hayran olduğunu öğrendiğimiz başarılı eğitimci ve yazar Ayhan Kayhan yeni çalışmalarını anlattı ve bir itirafta bulundu : Aldığım geribildirimler çıktığım yolda başarılı olabileceğimi kanıtlıyor.”
Öncelikle sizi tanımak isteriz. Ayhan Kayhan kimdir?
Adana’nın Uçbeyi diyebileceğimiz, Saimbeyli ilçesinin küçük bir köyü olan Çatak’ta doğdum. İlk ve ortaokulu köyde tamamladım. Liseyi ise Adana merkezde bulunan Seyhan Tepebağ Lisesi’nde tamamladım. Yüksekokulu ise Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümü’nde bitirdim. Henüz kamu görevimi okul müdürü olarak yürütmekteyim. Yine Saimbeyli’nin Himmetli Mahallesi’nde bulunan okulun idarecisiyim.
Yazarlık hayatınız nasıl başladı? Size öncülük eden bir isim var mı?
Yazarlık hayatım 2019 senesinde başladı. Tabii ki bir anda olmadı bu. Kafamda zaten mevcut olan yazar olma isteğimi harekete geçirdim. Gerçi, dokuz adet kitabım olsa da, henüz kendimi “Yazar” olarak nitelendirmemekteyim. Ben kendimi, “Yazar olmaya çalışan bir yazan!” olarak nitelemeyi yeğliyorum. Bana öncü olan yazar ise: Okay Tiryakioğlu’dur. Kalemini çok ama çok seviyorum.
Yazarken nelerden etkilenirsiniz?
Gördüğüm ve duyduğum ne varsa ondan etkilenirim diyebilirim. Yanımdan bir kağıt ve kalem hiç eksik olmaz. Yazmaya değer ne bulduysam not alırım, bir eseri yazarken yeri ve zamanı geldiğinde kullanırım. Örnek vermek isterim: 2. Mahmut dönemi olaylarını anlattığım, “Tıkandı Baba” isimli tarihi romanda, kahramanımız dolandırılır. İçeriğine girmeyeceğim. Aslında, o dolandırma mevzusu günümüzde yaşanmış, tanık olduğum bir olaydır.
Tıkandı Baba, Kod Adı: Zincirkıran gibi çok okunan birçok esere imza attınız. Son kitabınız “Malazgirt”ten bahseder misiniz?
“Malazgirt, yazar olma serüvenimin mihenk taşıdır,” diyebilirim. Çünkü bu romanı yazarken, edebi anlayışımda yeni bir yola girdim. İlk sekiz eserim, “1. Tekil Şahıs Anlatımı,” dediğimiz; olayı kahramanın gözünden anlatmayı bıraktım. Bunun yerine, “3. Tekil Şahıs Anlatımı,” denen, yazan kişinin gözünden olay örgüsünü kurguladım. Bu da bana, yazma ve kurgularda zenginlik özelliği kattı. En çok bu sebepten, Malazgirt’i çok önemsiyorum. Aldığım geribildirimler de çıktığım bu yolda başarılı olabileceğimi kanıtlıyor.
Malazgirt isimli romanınızı okur gözüyle yorumlar mısınız?
Ben, yazdığım kitapları okumda, redaksiyonunu yapmada zorlanırım. Ama bu kitabı bitirdiğim günün ertesinde redaksiyonunu yaptım. Buna dayanarak söylüyorum ki: Bir solukta okunacak, akıcı ve etkileyici bir roman.
Malazgirt isimli kitabınızın vermek istediği mesaj nedir?
Malazgirt Savaşı’nın öyküsü, aslında bu eserimin de vermek istediği mesajdır. Daha özelde ise inandıkları uğruna tutkulu bir ölüm mahkûmunun bir imparator olabileceği, inandıklarına ihanet eden bir imparatorun ölüme mahkûm edilebileceğidir.
Yeni çalışmalarınızdan bahseder misiniz?
Hâlihazırda yazmakta olduğum, baba serisinin sonuncusu, “Habib Baba” diyebilirim. İlki Tıkandı Baba, 2. Mahmut Dönemini; ikincisi “Nalıncı Baba” 4. Murat Dönemi olaylarını ve bu eserim 3. Ahmet Dönemi ve Patrona Halil İsyanı anlatılıyor… Osmanlı son döneminin önemli padişahlarının dönemidir “Baba” serisinin özelliği.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)